Home»Güncel»BULGARİSTAN GÖÇMENİ VE EDİRNE’NİN SPOR ÇINARI ABİT KARAVİT HAYATA VEDA ETTİ

BULGARİSTAN GÖÇMENİ VE EDİRNE’NİN SPOR ÇINARI ABİT KARAVİT HAYATA VEDA ETTİ

Edirne’nin asırlık çınarı, spor camiasının duayeni Abit Karavit, 96 yaşında hayata gözlerini yumdu.

Cumhuriyetin ilanından birkaç yıl önce Bulgaristan’ın Plevne şehrinde dünyaya gelen, Pasta ustası bir babanın oğlu olan Karavit’in vefatı kenti derin üzüntüye boğdu.

Edirne’nin kent belleğine ışık tutan en eski isimlerden olan Karavit, yıllar boyunca gönül verdiği basketbolun yanı sıra boks, yüzme ve futbol branşlarıyla da ilgilenerek yeni nesillere örnek olmaya çalıştı. 5 kardeşin iki numarası olan 4 çocuk babası Karavit için önceki gün cenaze töreni düzenlendi.

Gözyaşları içerisinde toprağa verildi

Merhume Ülfet Karavit’in eşi, merhume Meral Gölci, Serpil Yemekpişiren, Salih Karavit ve Semih Karavit’in babaları Abit Karavit, cenaze töreninden sonra gözyaşları içerisinde Buçuktepe Mezarlığı’nda toprağa verildi.

İşte İsmail Demiray’ın hudutgazetesi.com’da Abit Karavit için kaleme aldığı yazı:

Asırlık bir çınar gibi Abit Karavit. 96 yaşında. Onu her gün öğleden sonraları Kaleiçi’ndeki evinden Balıkpazarı’ndan yukarı kahvesine çay içmeye giderken görebilirsiniz.

1923 yılında Cumhuriyet’in ilanından birkaç ay önce Bulgaristan Plevne’de dünyaya gelir. 5 kardeşin 2 numarasıdır, ağabeyinden iki yaş küçük.

Baba Salih Karavit pasta ustasıdır. Avusturya’da öğrenmiştir pastacılığı, Plevne’nin en iyi pasta ustası olarak dönmüştür Türkiye’ye. Sonraki yıllarda iki kardeşi daha olur Abit Karavit’in.

Bulgaristan’dan Edirne’ye

Salih ustanın işleri iyi olsa da Bulgaristan ellerinde yabancılık çekmekte, çocukları için iyi bir gelecek görememektedir bu ülkede. Karısını da ikna ederek 1935 yılında Türkiye’ye göç kararı alırlar. Abit Karavit 12 yaşındadır. Bir yıl önce Edirne’de 1934 olayları olmuş, Musevi vatandaşların büyük göçünden sonra Kaleiçi’nde ve Edirne ticareti, üretiminde büyük bir boşluk olmuştur. Pasta ustası olarak geldiği Edirne’de kısa süre içinde dükkan alır, pasta fırını haline getirir Salih usta.

Bir kaç yıl önceki bir açıklamasında 14 Mayıs 1924 tarihinde Plevne’de doğduğunu anlatan Abit Karavit, ‘Çok genç yaşta orada spora başladım. O zamanlar Bulgaristan’da gençlik teşkilatları vardı ve bizlerde bu gençlik teşkilatlarının üyesiydik. 1934 yılında ilk defa futbol oynamaya başladım. Bize göre sahalar ve kaleler vardı. Küçükler arasında maçlar yapılıyordu. O zamanlar o bölgede 7 tane spor kulübü vardı ve bizler de VİT Kulübü’nün taraftarlarıydık. VİT, Plevne’nin kenarından geçen bir nehrin adı. VİT Kulübü son derece uysal ve kibar insanların oluşturduğu bir kulüptü. Futbola bu kulüpte başladım. Sonra 1936 yılında Türkiye’ye göç ettik. Edirne’de kalmaya karar verdik. Bulgaristan’da spora başladığım için Edirne’de de spora devam edeyim dedim. Bizim zamanımızda bizler sporun bir çok branşıyla haşır neşir olurduk. Ben de boks, atletizm, futbol ve basketbol ile ilgilendim. Son olarak ta Edirnespor’da basketbol ile spora veda ettim’ diye konuştu.

Edirne ve basketbol

Abit Karavit’i daha o yılın sonunda Edirne Lisesi’ne gönderir babası. Eğitime önem vermektedir. Lise yıllarında okul takımında basketbol ile tanışır. Kaleiçi’nde bugünkü Ekrem Demiray Spor Salonu’nun olduğu yerde açık basketbol sahasında Kaleiçi’nin gençleri ve Musevi arkadaşlarıyla basketbol oynarlar, kendilerini geliştirirler.

1941 yılında Ekrem Demiray Spor Salonu’nun yapılmasının ardından basketbol Edirne’de alır başını gider, İstanbul ve Ankara’dan sonra Türkiye’de 3. şehir Edirne olmuştur. Abit Karavit bu efsane kadronun içindedir.

Lise’den sonra üniversiteye Maliye Yüksekokulu’na gider. Orasını bitirdiği gibi yedek subay olarak askerliğini Gelibolu’da yapar. İkinci Dünya Savaşı yıllarıdır. Aynı zamanda açlık yılları. Babası Salih usta yazdığı mektuplarda pasta imalatı için un bulamadıklarını, bunun yerine fındıkları öğütüp yaptıkları fındık unuyla pasta yaptıklarını belirtmektedir. Ekmek bulunmayan Edirne’de insanlar fındık unundan pasta yiyebilmektedirler.

Basketbolda Türkiye’de ilk üçte

Abit Karavit’in askerlik dönüşü aynı zamanda İkinci Dünya Savaşı’nın bittiği, Dünya’nın yeniden kurulduğu bir dönemdir. Baba mesleğine asla ilgi göstermemiştir, eğitimi ile ilgili olarak Maliyeci olarak Edirne’de göreve başlar. 5 yıl aralıksız olarak mesleğini sürdürür. Ardından Sanayi ve Teknoloji Müdürlüğü’nde göreve başlar 1983 yılında emekli olana kadar burada çalışır, emekli olunca Hac’ca da gidecektir. Eşiyle sakin bir yaşam süren Abit Karavit 1998 yılında eşinin ölümünden sonra oğlu Salih Karavit’in yanında kalmaktadır.

Türkiye şampiyonu bir boksör

Abit Karavit Edirne’ye geldikten sonra 1966 yılına kadar Edirnespor’da faal sporculuk, yöneticilik, başkanlık yapar. Basketbol’un yanında futbol, yüzme ve boks’la da ilgilenir. Yüzmede Tunca’da yüzme yarışmaları düzenlemede ön ayak olur. Bir arkadaşlarının talihsiz ölümü üzerine Tunca’da yüzme yasaklanır. Boks yaşamında 1953 yılında Türkiye şampiyonluğu da vardır klasmanında.

Faal yöneticilik ve sporculuk yaşamında en çok basketbolu sevmiştir Abit Karavit. Kendi oynadığı gibi kendisinden sonra gelen gençlerin önünü açmış, onlara yardımcı olmuş, sporun içinde kalmalarına vesile olmuştur. Edirne Lisesi’nden sonra uzun yıllar Edirnespor formasıyla amatör olarak Türkiye’nin çeşitli yerlerinde turnuvalarda Edirne’yi temsil eden kadroların içinde hep olmuştur Abit Karavit.

Amatörlük sona mı eriyor?

1966 yılına kadar Edirne’de tüm Türkiye’de olduğu gibi her şey amatörlük üzerinden yürümektedir. Maliyetler düşük, sporcuların yeme içme, forma, ayakkabı, yol paraları şeklinde masraflarla kör topal yürümekte, Edirne bu yarışın içinde hep ön sıralarda olmaktadır.

1966 yılına gelindiğinde Türkiye’de profesyonellik akımı alır başını gider. Türkiye Cumhuriyeti Dünya’ya uyum gösterebilmek, sporda Dünya’da söz sahibi olabilmek için amatörlüğü yeterli görmemekte, profesyonelliğe geçişi özendirmektedir tüm ülkede. Edirne’de bu rüzgardan nasibini alacaktır. Amatör kulüpler, yöneticiler ve Edirne halkı heyecan içindedir. Amatör takımların bir araya gelmesiyle tek bir profesyonel futbol takımı oluşturma fikri ağırlık basar. Basketbolu adı bile edilmemektedir bu arada. Varsa yoksa profesyonel futbol takımı.

Abit Karavit ve birkaç arkadaşı şiddetle karşı çıkarlar profesyonel oluşuma. Edirne küçük bir şehirdir. Ekonomisi zayıf, üç beş zenginin olduğu, onların da elini cebine atmaktan çekineceği, elini taşın altına koyan olsa da onların uzun süre bu yapıyı taşıyamayacağını ileri sürer Abit Karavit. Edirne’de profesyonel şartlar oluşana kadar amatör olarak devam edelim düşüncesini ileri sürerler arkadaşlarıyla birlikte.

Profesyonelliğe geçiş

1966 yılında Edirnespor lokalinde tarihi toplantı gerçekleşir. Profesyonel düşünce ezici ağırlıkla kabul görür. Abit Karavit ve arkadaşları azınlıkta kalmışlardır. Edirnespor bu kongrede yeşil kırmızı olan renklerini de değiştirecek; önce lacivert beyaz olarak başlayıp, sonradan kalıcı olacak olan sarı kırmızıya geçeceklerdir.

Abit Karavit Edirnespor’da bu oluşumdan sonra çok sevdiği takımından ve spordan kopar. Edirnespor lokaline bir daha asla gitmez. Uzaktan sadece izlemekle yetinir. Edirnespor’da amatör olduğu yıllarda futbolun yanı sıra basketbol, boks, judo, bisiklet gibi bir çok branş varken profesyonel olduktan sonra futbol haricindeki tüm branşların yok olmaya, kalanların da ikinci sınıf muamele görmesine üzülmekten başka elinden bir şey gelmez.

Abit Karavit her gün Edirnespor lokalinin önünden geçerken ne düşünür bilemeyiz ama sadece futbola adanmış yarım yüzyıl sonunda Edirne’de sporun ne durumda olduğu ortada durmaktadır.

BİZİ DESTEKLEYİN

UYARI: Yayınlanan haber, yazı ve fotoğrafların tüm hakları saklıdır. Kaynak gösterilse dahi haber, yazı ve fotoğraflar özel izin alınmadan kullanılamaz.

BİZİ FACEBOOK SAYFAMIZDAN TAKİP EDİNİZ. TIKLA VE TAKİP ET