BULGARİSTAN’A ÜLKEM DERDİM: YALAN DEĞİL, HAKİKATEN SEVERDİM BULGARİSTAN’I
O zamanlar Bulgaristan’a ülkem derdim. Memleketim, vatanım, evim, yuvam… Ondan başkasını bilmezdim. Oradan kaçmak, gitmek, başka bir yer edinmek gibi arzularım yoktu. Yalandan değil, hakikaten severdim Bulgaristan’ı. O da beni, bizi sevsin isterdim.
Ülkem için, ülkemin çocukları için öğretmenlik yapmaya hazır, hevesli ve gönüllüydüm. Başka bir ülkenin, başka bir şehrin hayalini kurmuyordum. Ama bir şeyler yolunda gitmedi. Bulgaristan, senelerce nefretle beslenmiş gibi, bozuk bir yemek yemiş gibi bizi içinden kusarak çıkardı.
Ödüllü öykü yazarı Ayşe Şen’in, ilk romanı ‘Benim Adım Gül’den bu satırlar.
Bulgaristan Türkleri, 1980’lerde uygulanan Soya Dönüş Süreci’yle büyük bir zulmün içine çekilirler. İnançları, dilleri ve isimleri alınan insanlar, zorlu köy yaşamında hayatta kalmanın yollarını da aramaktan vazgeçerler.
İki dil ve iki kültür arasında kendine yer arayan Gül, tütün kırmaktan elleri katran karası olan köylülerinin kaderini yaşamayı reddeder. Öğretmen olup köyündeki çocuklara Bulgarca öğretmek için yola çıkarken her şeyi bıraktığı gibi bulacağını ümit eder. Ancak döndüğünde elleriyle toparlamaya çalıştığı hiçbir şey yerinde durmaz, köylerinin yerle bir edilmesi gibi zihnindekiler de darmadağın olup gider. Ne imkânsız aşkı ne köyü; bir tek adı kalır aklında.
medyatava.com’un haberine göre, Bulgaristan’ın Soya Dönüş Süreci ile bir kadının değişen hayatını konu alan ‘Benim Adım Gül’, iki dil ve iki kültür arasında kalan tüm toplumların sesi oluyor.
Bulgaristan’da doğup büyüyen Gül’ün dönemin siyasi yaptırımları sonrası kendine bir yer bulma çabasıyla başlayan hikâye, kahramanın içsel karmaşasının içinde kaybolmasıyla yön buluyor. İki toplum arasında kalmışlığın karmaşasını tüm hücrelerinde hisseden Gül, elinde bir tek adı kalana kadar mücadeleden vazgeçmiyor.
1980’lerin Bulgaristanı’nı bir kadının gözünden derinlemesine ve gerçekçi anlatan yazar, okuru o yıllarda yaşanan acıların içine çekmeyi başarıyor. Derin kurgusu ve ayrıntılı tasvirleriyle akıcılık kazanan eser, dönem kitabı olmasıyla da tarihi başka açıdan değerlendirmeye olanak tanıyor.
The Roman Yayınları tarafından yayına sunulan roman ‘Benim Adım Gül’ tüm kitapçılarda kitapseverlerle buluşuyor.
Ayşe Şen Hakkında
Ayşe Şen, 1991 yılında Bulgaristan’ın Kırcaali şehrinde doğdu. 1995 yılında ailesiyle birlikte Türkiye’ye gelerek İzmir’e yerleşti. İlk ve orta öğrenimini İzmir’de tamamladı. Lisans öğrenimini Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde tamamladı.
Bugün itibarıyla İzmir Barosu’na kayıtlı olarak serbest avukatlık yapmakta ve halen İzmir’de yaşamaktadır.
2019 yılında AB-Türkiye Kültürlerarası Diyalog Programı desteğiyle ‘Birlikteki Çeşitlilik: Tuna Dalgalarında Kültürlerarası Diyalog’ projesi kapsamında düzenlenen öykü yarışmasına ‘Çıplak Ayaklar’ adlı öyküsüyle katılmış ve eser ‘Tuna Nehrine Öyküler’ isimli antolojide yer almıştır.
2020 yılında Ümit Kaftancıoğlu Öykü Yarışması’nda ‘Tatlısu Balığı’ isimli öyküsü üçüncü olmuştur. Yazarın çeşitli dergilerde yazıları yayımlanmaya devam etmektedir.
UYARI: Yayınlanan haber, yazı ve fotoğrafların tüm hakları saklıdır. Kaynak gösterilse dahi haber, yazı ve fotoğraflar özel izin alınmadan kullanılamaz.
BİZİ FACEBOOK SAYFAMIZDAN TAKİP EDİNİZ. TIKLA VE TAKİP ET